ABD-Çin Gerilimi Tırmanıyor: Pekin'den Sert Tepki!
Gündem

ABD-Çin Gerilimi Tırmanıyor: Pekin'den Sert Tepki!


01 June 20255 dk okuma9 görüntülenmeSon güncelleme: 04 June 2025

Çin ve ABD arasındaki gerilim, ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth'in Singapur'daki Shangri-La Diyaloğu'nda yaptığı açıklamalarla tırmanışa geçti. Pekin yönetimi, Hegseth'in Çin'i hedef alan yorumlarını sert bir dille kınadı. Çin Dışişleri Bakanlığı, Hegseth'in açıklamalarının "provokasyon dolu ve bölünme tohumları ekme niyeti taşıdığını" belirterek, ABD'yi "hegemonik güç" olmakla suçladı.

Çin'den Sert Eleştiriler

Çin Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, Hegseth'in bölge ülkelerinin barış ve kalkınma çağrılarına kulak tıkadığı, Soğuk Savaş mantığına dayalı bloklar arası cepheleşmeye övgü düzdüğü belirtildi. Hegseth'in Çin'i karalayıcı yorumlarla şeytanlaştırdığı ve "tehdit" olarak tanımladığı ifade edildi. Açıklamada şu ifadelere yer verildi:

Bu yorumlar provokasyonla dolu ve bölünme tohumları ekme niyeti taşıyor. Çin buna karşı çıkıyor ve kınıyor.

Çin, ABD'yi güçlü bir şekilde protesto ettiğini vurgulayarak, "Dünya üzerinde ABD'den başka hiçbir ülke hegemonik güç olarak anılmayı hak etmiyor. ABD, Asya-Pasifik'te barış ve istikrarın altını oyan başlıca faktör" dedi.

Tayvan ve Güney Çin Denizi Sorunu

Açıklamada, Tayvan sorununun Çin'in "iç işi" olduğu ve hiçbir ülkenin müdahale edemeyeceği vurgulandı. ABD'nin Tayvan sorununu Çin'e karşı bir manivela olarak kullanmayı hayal dahi etmemesi gerektiği belirtildi. Güney Çin Denizi'nde seyrüsefer ve uçuş serbestisinin hiçbir zaman sorun olmadığına dikkat çekilerek, Çin'in toprak bütünlüğünü ve denizlerdeki haklarını koruduğu ifade edildi.

  • Çin, toprak bütünlüğünü koruma kararlılığında.
  • Güney Çin Denizi'nde haklarını savunuyor.
  • Tayvan'ın iç işleri olduğunu vurguluyor.

ABD'ye, bölge ülkelerinin barış ve istikrarı koruma çabalarına saygı göstermesi, çatışma ve cepheleşmeyi kışkırtmaktan kaçınması çağrısında bulunuldu.

ABD'nin İddiaları ve Çin'in Cevabı

ABD Savunma Bakanı Hegseth, Shangri-La Diyaloğu'nda yaptığı konuşmada, Çin'in Asya'da hegemonik güç olmayı hedeflediğini, bölgenin en canlı ve hayati alanlarına hakim olmayı ve kontrol altına almayı umduğunu savunmuştu. Hegseth, Çin'in ordusunu büyük ölçekte yapılandırdığı, gri alan taktikleri ve hibrit savaş yöntemleri dahil askeri güç kullanma niyetini ortaya koyduğunu iddia etmişti.

Hegseth ayrıca, Çin'in Güney Çin Denizi'nde resif ve adacıkları yasa dışı ele geçirip askerileştirdiğini, komşu ülkelerin egemenliğini tehdit ettiğini, seyrüsefer ve uçuş özgürlüğünü engellediğini ve Tayvan'ı işgal etme niyetini ortaya koyduğunu belirtmişti.

Çin ise bu iddiaları reddederek, bölgedeki barış ve istikrarı koruma çabalarına katkıda bulunduğunu savunuyor. Çin'in yükselişi, bazı ülkeler tarafından endişeyle karşılansa da, Pekin yönetimi, barışçıl kalkınma yolunu izlediğini ve iş birliğine açık olduğunu vurguluyor.

ABD ve Çin arasındaki bu gerilim, küresel siyaset ve ekonomi üzerinde önemli etkilere sahip olabilir. İki ülke arasındaki ilişkilerin geleceği, bölgedeki ve dünyadaki istikrar açısından kritik bir öneme sahip. Tarafların diyalog yoluyla çözüm arayışlarına girmesi ve gerilimi tırmandıracak adımlardan kaçınması, küresel barışın korunması açısından büyük önem taşıyor.