Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinin ardından Adıyaman'da yıkılan ve 83 kişiye mezar olan Üzümkent Sitesi davasında şok edici bir gelişme yaşandı. Müşteki avukatları, hala kaçak durumda olan ve adli kontrol şartlarını ihlal eden AKP'li müteahhit Şükrü İşitmen'in tutuklanmasını talep etti. Ancak mahkeme, bu talebi reddetti. Bu karar, depremde yakınlarını kaybeden ailelerin büyük tepkisine yol açtı.

Adalet Talepleri Karşılıksız mı Kalıyor?

Deprem felaketinin ardından birçok bina yerle bir oldu ve binlerce insan hayatını kaybetti. Bu binaların yapımında sorumluluğu bulunan müteahhitlerin yargılanması, kamuoyunun en önemli beklentilerinden biri haline geldi. Üzümkent Sitesi davası da bu beklentinin sembolü olmuş durumda. Müşteki avukatlarının tutuklama talebinin reddedilmesi, adaletin sağlanması konusunda soru işaretleri yaratıyor.

Avukatlar, Şükrü İşitmen'in kaçak durumda olmasının ve adli kontrol şartlarını ihlal etmesinin tutuklama için yeterli gerekçe olduğunu savunuyor. Ancak mahkeme, bu argümanı yeterli bulmadı. Bu durum, kamuoyunda büyük bir hayal kırıklığına neden oldu ve adaletin tecelli etmesi yönündeki umutları azalttı.

Kaçak Müteahhit Nerede?

Şükrü İşitmen'in hala kaçak durumda olması, yetkililerin bu konudaki çabalarını sorgulatıyor. Bir yandan depremzedelerin acıları dinmezken, diğer yandan sorumluların serbestçe dolaşması kamu vicdanını derinden yaralıyor. Yetkililerin, İşitmen'i yakalamak ve adalete teslim etmek için daha fazla çaba göstermesi bekleniyor.

Bu tür davaların takipçisi olmak ve kamuoyunu bilgilendirmek, adaletin sağlanmasına katkıda bulunabilir. Unutulmamalıdır ki, adalet sadece mahkeme salonlarında değil, aynı zamanda kamuoyunun vicdanında da tecelli etmelidir.

Depremde hayatını kaybeden 83 kişinin anısına saygıyla, adaletin en kısa sürede yerini bulmasını umuyoruz. Bu tür olayların bir daha yaşanmaması için gerekli tüm önlemlerin alınması ve sorumluların cezasız kalmaması büyük önem taşıyor.