Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (BMMYK) Sözcüsü Celine Schmitt'in açıklamaları, Suriye'deki son durumu gözler önüne serdi. 8 Aralık 2024 tarihinde Beşşar Esed rejiminin devrilmesinin ardından yaklaşık 400 bin Suriyeli mültecinin komşu ülkelere geri döndüğü belirtildi. Ayrıca, ülke içinde yerinden edilmiş 1 milyondan fazla kişinin de evlerine döndüğü kaydedildi. Bu gelişmeler, Suriye'deki siyasi ve insani durumun seyrini değiştirecek nitelikte.

Geri Dönüşler İçin Kritik Dönem

Schmitt, yaz döneminin gönüllü geri dönüşler için kritik bir an olduğunu ve kaçırılmaması gereken bir fırsat penceresi olacağını vurguladı. Ancak, bu geri dönüşlerin başarılı ve sürdürülebilir kılınması için Suriyelilerin barınma, geçim kaynakları, koruma ve hukuki yardım konularında desteğe ihtiyaçları olacağını belirtti. Geri dönüşlerin bazı riskler barındırdığına dikkat çeken Schmitt, yeterli finansman sağlanmadığı takdirde bu yıl için öngörülen 1,5 milyon kişinin geri dönemeyebileceğini ve dönenlerin yeniden yerinden edilme riskiyle karşı karşıya kalabileceğini söyledi.

İnsani Yardım ve Fon Kesintileri Uyarısı

Suriye'ye yönelik insani yardım aktörlerine desteğin istikrar için önemli olduğunu vurgulayan Schmitt, BMMYK'nin karşı karşıya olduğu ciddi fon kesintilerinin milyonlarca hayatı riske attığını belirtti. Suriye'de yaklaşık 16,7 milyon kişi (nüfusun yaklaşık yüzde 90'ı) bir tür insani yardıma ihtiyaç duyuyor. 7,4 milyondan fazla Suriyeli hala ülke içinde yerinden edilmiş durumda. Bu durum, ülkedeki insani krizin boyutunu açıkça ortaya koyuyor.

Suriye'deki Durumun Geleceği

Esed rejiminin devrilmesi ve mültecilerin geri dönüşü, Suriye için yeni bir dönemin başlangıcı olabilir. Ancak, bu sürecin başarılı bir şekilde yönetilmesi için uluslararası toplumun desteği ve insani yardımların sürdürülebilirliği büyük önem taşıyor. Aksi takdirde, geri dönüşlerin kalıcı olmayabileceği ve yeni insani krizlerin ortaya çıkabileceği unutulmamalıdır. Suriye halkının geleceği, bu kritik süreçte atılacak adımlara bağlı.