28 Nisan 2025 Pazartesi

Esenyurt Belediyesi'nde Şok İhale! Kayyım Yönetimi Ne Yaptı?

Esenyurt Belediyesi'nde yaşanan son gelişmeler, kamuoyunun dikkatini çekmeye devam ediyor. Belediye Başkanı Ahmet Özer'in tutuklanmasının ardından kayyım atanmasıyla başlayan süreç, şimdi de tartışmalı bir ihale ile gündemde. İstanbul Vali Yardımcısı Can Aksoy'un kayyım olarak görev yaptığı belediyede, yaklaşık 456 milyon TL değerinde bir araç kiralama ihalesi yapıldığı ortaya çıktı. Bu devasa ihale, şeffaflık ve kamu kaynaklarının kullanımı konusunda ciddi soru işaretleri yaratıyor.

İhalenin Detayları ve Tepkiler

Esenyurt Belediyesi'nin gerçekleştirdiği bu büyük çaplı araç kiralama ihalesi, birçok kesimden tepki topladı. İhalenin detaylarına bakıldığında, kiralanacak araçların sayısı, niteliği ve kiralama süresi gibi konularda net bir açıklama yapılmaması, şüpheleri daha da artırıyor. Kamuoyunda, bu kadar yüksek bir meblağın araç kiralamaya harcanmasının gerekliliği sorgulanırken, ihalenin hangi şartlarda ve hangi firmalara verildiği de merak konusu.

Vatandaşlar, belediyenin önceliklerinin neler olması gerektiği konusunda farklı görüşler belirtiyor. Özellikle Esenyurt gibi nüfusu yoğun ve sosyoekonomik sorunları olan bir ilçede, bu tür büyük harcamaların daha dikkatli yapılması gerektiği vurgulanıyor. Birçok kişi, bu paranın eğitim, sağlık veya altyapı gibi daha öncelikli alanlara aktarılmasının daha faydalı olacağını düşünüyor.

İhaleye ilişkin eleştiriler sadece kamuoyundan değil, siyasi partilerden de geliyor. Muhalefet partileri, ihalenin şeffaf bir şekilde yürütülmediğini ve kamu kaynaklarının israf edildiğini savunuyor. Konunun Meclis'e taşınması ve bir soruşturma açılması talepleri de gündemde.

Kayyım Yönetimindeki Belediyelerde Şeffaflık Sorunu

Esenyurt Belediyesi örneği, kayyım yönetimindeki belediyelerde şeffaflık ve hesap verebilirlik sorununu bir kez daha gözler önüne seriyor. Kayyım atamaları, genellikle belediye başkanlarının görevden alınması veya tutuklanması gibi olağanüstü durumlarda yapılıyor. Ancak bu durum, belediye yönetiminde bir boşluk ve denetim eksikliği yaratabiliyor. Bu da, kamu kaynaklarının kötüye kullanılması veya usulsüzlüklere yol açılması riskini artırıyor.

Kayyım atanan belediyelerde, yerel halkın katılımı ve denetimi de azalıyor. Seçilmiş belediye meclislerinin işlevsiz hale gelmesi, kararların daha merkezi bir şekilde alınmasına ve yerel ihtiyaçların göz ardı edilmesine neden olabiliyor. Bu durum, belediye hizmetlerinin kalitesini düşürebilir ve halkın memnuniyetsizliğini artırabilir.

Sonuç

Esenyurt Belediyesi'ndeki 456 milyon TL'lik araç kiralama ihalesi, kamuoyunda büyük bir tartışma yaratmış durumda. İhalenin şeffaflığı, gerekliliği ve kamu kaynaklarının doğru kullanımı gibi konularda ciddi soru işaretleri bulunuyor. Bu olay, kayyım yönetimindeki belediyelerde şeffaflık ve hesap verebilirlik sorununu bir kez daha gündeme getiriyor. Önümüzdeki günlerde, ihaleye ilişkin yeni gelişmelerin yaşanması ve konunun daha da derinlemesine araştırılması bekleniyor. Unutulmamalıdır ki, kamu kaynakları halkın malıdır ve en doğru şekilde kullanılmalıdır. Bu tür olayların takipçisi olmak, vatandaşlık görevimizdir.

İlgili Haberler