Gazeteci Timur Soykan, meslektaşı Fatih Altaylı'nın tutuklanması üzerine dikkat çekici bir yazı kaleme aldı. Soykan, Altaylı'nın "cumhurbaşkanını tehdit" iddiasıyla tutuklanmasının gerçek nedeninin, yalan haber yayan odaklardan daha fazla insana ulaşması ve gazetecilik yapması olduğunu savundu.

Hukukun Kalmadığı Bir Ülkede Gazetecilik

Timur Soykan, yazısında Türkiye'deki hukuk sistemine de eleştiriler yöneltti. "Hukukun, adaletin kalmadığı bu ülkede ‘aslında bunu kastetti’ diyerek hapsediliyor gazeteciler" ifadelerini kullanan Soykan, Altaylı'nın deli saçması niyet okumalarla cezaevine gönderildiğini belirtti.

Soykan'ın yazısından öne çıkan diğer noktalar ise şöyle:

• Fatih Altaylı'nın tutuklanması, Türkiye'deki ifade özgürlüğüne vurulan bir darbedir.
• Gazeteciler, iktidarı eleştirdikleri için cezalandırılmaktadır.
• Türkiye'de hukuk, siyasi baskı altında işlemektedir.

Fatih Altaylı'nın Suçu Ne?

Peki, Fatih Altaylı'nın suçu neydi? Timur Soykan'a göre Altaylı'nın tek suçu, gazetecilik yapmak ve gerçekleri yazmaktı. Soykan, Altaylı'nın yalan haber yayan odaklardan daha fazla insana ulaşmasının iktidarı rahatsız ettiğini ve bu nedenle susturulmak istendiğini iddia etti.

İfade Özgürlüğüne Darbe

Fatih Altaylı'nın tutuklanması, Türkiye'de ifade özgürlüğüne vurulan ağır bir darbe olarak değerlendiriliyor. Bu olay, gazetecilerin üzerindeki baskının arttığını ve eleştirel seslerin susturulmaya çalışıldığını gösteriyor. Türkiye'nin hukuk devleti olma vasfını yitirdiği ve gazetecilerin güvenliğinin tehlike altında olduğu bir kez daha gözler önüne seriliyor. Altaylı'nın tutuklanması, sadece onun değil, tüm gazetecilerin ve ifade özgürlüğüne inanan herkesin susturulmaya çalışılması anlamına geliyor.