Hande Fırat'tan Eğitimde Devrim! 3+1 Modeliyle Dershane Kabusu Bitecek Mi?
Gündem

Hande Fırat'tan Eğitimde Devrim! 3+1 Modeliyle Dershane Kabusu Bitecek Mi?


16 October 20255 dk okuma10 görüntülenmeSon güncelleme: 16 October 2025

Hürriyet yazarı Hande Fırat, Türk Eğitim Derneği'nin (TED) düşünce kuruluşu TEDMEM tarafından hazırlanan "Ortaöğretimi Yeniden Düşünmek" raporunu köşesine taşıyarak, Türkiye'deki eğitim sistemine dair önemli bir tartışmayı başlattı. Fırat, raporun eğitimin süresinden ziyade nitelik konusuna odaklanılması gerektiğini vurgulayarak, mevcut sistemdeki sorunlara dikkat çekti. Özellikle üniversite sınavına hazırlık sürecinin yarattığı baskı ve dershane bağımlılığı, uzun yıllardır eleştirilen konular arasında yer alıyor. TEDMEM'in önerdiği "3+1 modeli" ise bu sorunlara çözüm getirme potansiyeli taşıyor.

Eğitimde Süre mi, Nitelik mi?

Hande Fırat, yazısında zorunlu eğitim süresini kısaltmanın özellikle kırsal bölgelerdeki kız çocukları için olumsuz sonuçlar doğurabileceğine dikkat çekiyor. Bu nedenle, eğitimin süresinden ziyade içeriğinin ve kalitesinin artırılması gerektiğini savunuyor. TEDMEM raporunda da bu konuya vurgu yapılarak, öğrencilerin daha donanımlı ve bilinçli bireyler olarak yetişmeleri için eğitimin niteliğinin öncelikli olması gerektiği belirtiliyor.

3+1 Modeli Nedir?

TEDMEM'in önerdiği "3+1 modeli", lise eğitiminde önemli bir yapısal değişikliği öngörüyor. Bu modele göre:

  • Öğrenciler 11. sınıf sonunda standart lise diploması alabilecekler.
  • Üniversite sınavına sadece lisans hedefleyen öğrenciler girecek.
  • 12. sınıf ise "üniversiteye hazırlık yılı" olarak yapılandırılacak.

Bu modelin amacı, öğrencilerin üzerindeki sınav baskısını azaltmak, dershane bağımlılığını ortadan kaldırmak ve öğrencilere ilgi alanlarına yönelik daha fazla zaman ayırma imkanı sunmaktır. Özellikle mesleki eğitime yönelmek isteyen öğrenciler için 11. sınıf sonunda diploma alabilme imkanı, önemli bir fırsat sunuyor.

Modelin Potansiyel Etkileri

3+1 modeli, hayata geçirilmesi halinde Türkiye'deki eğitim sisteminde önemli değişikliklere yol açabilir. Modelin potansiyel etkileri şöyle sıralanabilir:

  • Üniversite sınavı stresi azalacak: Sadece lisans hedefleyen öğrencilerin sınava girmesi, diğer öğrencilerin üzerindeki baskıyı azaltacaktır.
  • Dershane bağımlılığı ortadan kalkacak: 12. sınıfın üniversiteye hazırlık yılı olarak yapılandırılması, dershanelere olan ihtiyacı azaltacaktır.
  • Mesleki eğitim teşvik edilecek: 11. sınıf sonunda diploma alabilme imkanı, mesleki eğitime yönelimi artıracaktır.
  • Öğrencilere daha fazla zaman kalacak: Sınav baskısının azalması ve dershane ihtiyacının ortadan kalkması, öğrencilere ilgi alanlarına yönelik daha fazla zaman ayırma imkanı sunacaktır.

Bu modelin hayata geçirilmesi için detaylı bir planlama yapılması ve tüm paydaşların görüşlerinin alınması gerekiyor. Ancak, eğitimde niteliği artırmaya yönelik bu tür yenilikçi yaklaşımlar, Türkiye'nin geleceği için büyük önem taşıyor.