
İzmir Alarm Veriyor! Uzman'dan Korkutan Uyarı: Her Şey Bitecek!
Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA) Çevre, Biyoçeşitlilik ve İklim Değişikliği Çalışma Grubu Üyesi Prof. Dr. Doğan Yaşar, İzmir'deki su kaynaklarının alarm verici düzeyde azaldığını belirterek, kenti bekleyen büyük tehlikeye dikkat çekti. Barajlardaki su seviyelerinin kritik eşiğe ulaşması ve yer altı su rezervlerinin tükenmesi, İzmir için ciddi bir kuraklık riskini beraberinde getiriyor.
İzmir'de Su Alarmı: Barajlar Kuruyor!
Prof. Dr. Yaşar, İzmir'deki barajların doluluk oranlarının kritik seviyelerde olduğunu vurgulayarak, durumun vahametini şu sözlerle ifade etti: "Barajlarımızdaki su seviyesi alarm veriyor. Yağışlar yetersiz kalırsa, İzmir'de su sıkıntısı yaşanması kaçınılmaz olacak."
İzmir'deki su kaynaklarının azalmasında etkili olan faktörler:
- İklim Değişikliği: Küresel ısınma, yağış rejimlerini olumsuz etkileyerek kuraklığa yol açıyor.
- Plansız Kentleşme: Hızlı nüfus artışı ve kontrolsüz yapılaşma, su kaynakları üzerindeki baskıyı artırıyor.
- Yanlış Tarım Politikaları: Su yoğun tarım uygulamaları, su kaynaklarının hızla tükenmesine neden oluyor.
Yer Altı Suları da Tehlikede
Prof. Dr. Doğan Yaşar, sadece barajlardaki su seviyesinin değil, yer altı su rezervlerinin de tehlike altında olduğunu belirtti. Aşırı su çekimi ve kirlilik, yer altı sularının kalitesini düşürüyor ve miktarını azaltıyor.
Yer altı sularının korunması için alınması gereken önlemler:
- Su Kaynaklarının Sürdürülebilir Yönetimi: Su kaynaklarının verimli kullanılması ve israfın önlenmesi gerekiyor.
- Atık Su Arıtma Tesislerinin Yaygınlaştırılması: Arıtılmış atık sularının yeniden kullanılması, su kaynakları üzerindeki baskıyı azaltabilir.
- Bilinçlendirme Çalışmaları: Halkın su tasarrufu konusunda bilinçlendirilmesi, su tüketim alışkanlıklarının değiştirilmesi önemli.
İzmir'i bekleyen su krizi, sadece bir çevre sorunu değil, aynı zamanda ekonomik ve sosyal bir tehdit oluşturuyor. Tarım, sanayi ve turizm gibi sektörler su sıkıntısından olumsuz etkilenebilir. İzmir'in geleceği için su kaynaklarının korunması ve sürdürülebilir yönetimi hayati önem taşıyor. Aksi takdirde Prof. Dr. Yaşar'ın belirttiği gibi, "Her şey bitecek" senaryosuyla karşı karşıya kalınabilir.









