
Madleen Gemisi Gazze'ye Neyi İfşa Etti? Şok Gerçekler!
İçinde protez bacaklar, koltuk değnekleri, un ve bebek maması taşıyan bir yelkenli... Bu, Madleen'di. 21. yüzyılın canlı yayınlanan son soykırımında İsrail, 2 milyona yakın bir nüfusu açlığa mahkûm ederek yok etmeyi planlıyordu. Gazze'deki milyonlarca insanı en temel ihtiyaçlardan bile mahrum bırakan bu terör devletine karşı mücadele eden uluslararası bir koalisyonun hazırladığı son gemiydi Madleen. Peki bu gemi, Gazze'ye ulaşamadan nelere şahit oldu?
Madleen Gemisi: Umudun Sembolü
İçinde dünyaca ünlü aktivistlerin, oyuncuların ve bir Fransız siyasetçinin bulunduğu 12 kişilik bu yelkenli, Gazze'de işlenen soykırıma dikkat çekmek amacıyla İtalya'dan yola çıkmıştı. İlk andan itibaren, siyonist terör örgütü İsrail'in bu geminin Gazze kıyılarına ulaşmasına izin vermeyeceği açıktı. Ancak Rachel Corrie'den Mavi Marmara'ya, Şirin Abu Akile'den Ayşenur Ezgi Eygi'ye kadar İsrail'in terör saldırılarını bilenler için Madleen gemisine binmek, başlı başına bir cesaret örneğiydi.
Evet, yıllardır abluka altında yaşayan, 7 Ekim 2023'ten bu yana neredeyse tamamen yıkılan ve her türlü hukukun ayaklar altına alındığı Gazze'de yaşananlara dikkat çekmek için böyle bir gemiye ihtiyaç duyulmamalıydı. Ne yazık ki dünyanın büyük kısmı sessiz kaldığı için sivil cesaretin bu boşluğu doldurması gerekti. Adını Gazze'de balıkçılık yapan tek kadın Madleen Kullab'dan alan bu gemi, Gazze kıyılarına yaklaştıkça, İsrail'in nasıl müdahalede bulunacağı konuşuluyordu.
İsrail'in Utanç Verici Müdahalesi
Tam 58 yıl önce vurdukları ABD donanmasına ait USS Liberty gemisinde olduğu gibi bir saldırı düzenleyip, "Mısır gemisi sandık" diyebilirlerdi. Nitekim daha önce de benzerlerini defalarca yapmış ve hiçbir bedel ödememişlerdi. Ancak bu kez işler farklı gelişti. Terör örgütü İsrail önce gemiye kimyasal bir madde sıktı, ardından dünyanın en korkak ve aynı zamanda en barbar birliklerini gemiye çıkartarak içeridekileri kaçırdı. Kaçırma esnasında sergiledikleri barbarlığı kamufle etmek için gemideki aktivistlere sandviç dağıttılar ve bu anları servis ettiler. Elbette bu ucuz numarayı, ruhunu siyonist lobiye satanlar dışında kimse yutmadı.
Madleen'in İfşa Ettiği Gerçekler
Madleen belki Gazze'deki ablukayı sona erdiremedi, ancak bir kez daha açıkça gösterdi: İsrail, uluslararası hukuku her fırsatta ihlal eden bir suç örgütüdür. Ve artık uluslararası itibarının yerle bir olduğunun farkında olduğu için, en azından Batılı muhataplarına eskisi kadar pervasızca saldırı düzenleyememektedir. Bu hassas noktayı kaşımak, İsrail'in maskesini düşürmeye devam etmek için Madleen gibi yüzlerce sivil gemiyi aynı anda yola çıkarmak gerekmektedir. En azından, devletlerin bu terör örgütüne hak ettiği müdahaleyi yapacağı güne kadar, sivil toplum üzerine düşeni yapmalı ve geri durmamalıdır.
Sonuç olarak, Madleen gemisi, Gazze'deki ablukanın ve İsrail'in insanlık dışı uygulamalarının sembolü haline geldi. Bu olay, uluslararası toplumun dikkatini bir kez daha bu bölgedeki acı gerçeklere çekmeyi başardı. Sivil toplumun direnişi ve dayanışması, Gazze halkının umudunu yeşertmeye devam ediyor. Dünya, bu zulme sessiz kalmamalı ve Gazze için adalet sağlanana kadar mücadele etmelidir.