Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Fatih Karahan, enflasyonla ilgili son gelişmeleri değerlendirdi. Karahan, enflasyonun ana eğiliminin gerilediğini belirtirken, uygulanan politikaların talepte dengeleme sağladığını ve enflasyon beklentilerinin gerileme eğilimine girdiğini ifade etti. Bu açıklamalar, ekonomik çevrelerde büyük yankı uyandırdı.

Enflasyonla Mücadelede Son Durum

TCMB Başkanı Karahan, 2024 yılı Haziran ayından bu yana dezenflasyon sürecinin devam ettiğini vurguladı. Hizmet enflasyonundaki düşüşün belirginleştiğini ve mal enflasyonunun da düşük seviyelerde seyrettiğini belirtti. Karahan, uygulanan sıkı para politikaları sayesinde talepte oluşan dengelenmenin, enflasyondaki düşüşe önemli katkı sağladığını ifade etti. Bu durum, enflasyonla mücadelede önemli bir başarı olarak değerlendiriliyor.

Karahan'ın açıklamalarına göre, enflasyon beklentileri de gerileme eğilimine girdi. Ancak, dezenflasyon sürecinde enflasyon beklentileri ve firmaların fiyatlama davranışlarının seyri büyük önem arz ediyor. Bu nedenle, TCMB, piyasaları yakından takip ederek gerekli önlemleri almaya devam edecek.

Küresel Belirsizlikler ve Türkiye Ekonomisi

Karahan, küresel ticaret ve ekonomi politikalarına dair belirsizliklerin yüksek seviyelerini koruduğunu belirtti. ABD'nin gümrük vergisi paketinin ardından küresel ticaret dinamiklerinin derinden etkilendiğini kaydeden Karahan, bu belirsizliklerin küresel büyüme üzerinde aşağı yönlü riskleri artırdığını ve enflasyon üzerinde ise ülkeden ülkeye değişen olası etkiler yarattığını söyledi.

Bu küresel belirsizliklere rağmen, Türkiye ekonomisi direnç göstermeye devam ediyor. Karahan, iç talepteki daha dengeli seyir ile uyumlu olarak cari işlemler hesabında belirgin bir iyileşme gerçekleştiğini vurguladı. 2024 yılının son çeyreğinde, cari açığın milli gelire oranı yüzde 0,8 seviyesine geriledi.

Merkez Bankası'nın Rezervleri ve Türk Lirası'nın Değeri

Karahan, Türk Lirası'na olan güvenin artmasının rezervlere olumlu bir şekilde yansıdığını belirtti. Ancak, son dönemde finansal piyasalarda yaşanan gelişmeler ve azalan risk iştahı ile birlikte gelişmekte olan ülkelerden ve Türkiye'den sermaye çıkışları belirginleşti. Bu durum, Merkez Bankası'nın rezervleri üzerinde baskı oluşturdu.

Karahan, Merkez Bankası'nın olası şoklara karşı gerekli dövizi bulundurmak amacıyla rezerv tuttuğunu ve önümüzdeki dönemde piyasa koşulları el verdiğince rezerv biriktirmeleri gerektiğini vurguladı. Ayrıca, Türk lirası reel değerlenmesinin dezenflasyon politikasının önemli bir parçası olduğunu ifade etti.

Karahan, döviz kurlarının seviyesine ilişkin herhangi bir hedeflerinin olmadığını ve döviz kurlarındaki aşırı oynaklığı engelleyecek şekilde müdahalelerde bulunduklarını ekledi. Ayrıca, Türk lirası uzlaşmalı vadeli döviz satım işlemlerine başladıklarını ve bu durumun kurumsal talepte döviz talebinin önüne geçtiğini belirtti.

Sonuç olarak, TCMB Başkanı Fatih Karahan'ın açıklamaları, Türkiye ekonomisinin enflasyonla mücadeledeki kararlılığını ve küresel belirsizliklere karşı dirençli duruşunu ortaya koyuyor. Enflasyonun ana eğiliminin gerilemesi ve enflasyon beklentilerindeki düşüş, umut verici gelişmeler olarak değerlendiriliyor. Ancak, küresel riskler ve finansal piyasalardaki dalgalanmalar, dikkatli bir politika izlenmesini gerektiriyor. Merkez Bankası, piyasaları yakından takip ederek gerekli önlemleri almaya devam edecek ve dezenflasyon hedefine ulaşmak için kararlı bir şekilde çalışacaktır.