CHP Genel Başkanı Özgür Özel, gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu. Özellikle, PKK'nın fesih kararı ve silah bırakma olasılığıyla yeniden alevlenen "yeni çözüm süreci" tartışmalarına değinen Özel, sürecin Meclis çatısı altında yürütülmesi gerektiğini vurguladı. "Hiç kimse dışlanmadan bu iş yürütülmeli, bunun yeri Meclis'tir" diyen Özel, Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş'u da inisiyatif almaya davet etti.
Çözüm Süreci: Meclis Neden Önemli?
Özgür Özel, çözüm sürecinin Meclis'te yürütülmesinin önemini şu sözlerle açıkladı: "Komisyon kurulmalı, bu komisyon yasal düzenlemeleri yapmalı. Toplumsal mutabakat aranacaksa o Meclis’te kurulacak masaya, komisyonlara mutlaka şehit aileleri ve bu süreçten zarar görmüşlerin katılıp, bu insanların olurunun alınması lazım." Bu ifadeler, sürecin şeffaf ve katılımcı bir şekilde yürütülmesinin, toplumsal desteği sağlamak açısından kritik olduğunu gösteriyor.
Özel ayrıca, iktidar medyasında yaratılmaya çalışılan "bayram havası"na da eleştirel yaklaştı. Meseleyi sahiplenme çabalarının yanlış olduğunu belirten Özel, sürecin başarıya ulaşması halinde milletin kimi takdir edeceğine kendisinin karar vereceğini söyledi. Silahların bırakılacağı ilan edildiği ilk günden itibaren yanlış adımlar atılmaması gerektiğinin altını çizdi.
CHP lideri, Meclis Başkanı'na da çağrıda bulunarak, bir hazırlık komisyonu kurulmasını ve herkesin görüşlerinin alınmasını istedi. CHP'nin bu konuda 10 kişilik bir komisyonu olduğunu da hatırlattı.
Gizli Anlaşma ve Anayasa Pazarlığı İddiaları
Özgür Özel, çözüm süreciyle ilgili ortaya atılan "gizli anlaşma" ve "anayasa pazarlığı" iddialarına da yanıt verdi. Sırrı Süreyya Önder'in bu iddialara karşı sert bir şekilde karşı çıktığını belirten Özel, "Gizli bir anlaşma, bir anayasa pazarlığı varsa biz orada olmayız" dedi. Mevcut anayasaya uymayanlarla anayasa yapılamayacağını vurgulayan Özel, kimsenin yönlendirmesiyle hareket etmeyeceğini, doğru bildiğinden vazgeçmeyeceğini ifade etti.
Devlet Bahçeli'ye göndermede bulunan Özel, birilerinin düğmeye basmasıyla 180 derece yön değiştirmek yerine siyaseti bırakacağını söyledi. Bu sözler, CHP'nin ilkeli ve tutarlı bir duruş sergileme kararlılığını gösteriyor.
Lozan Tepkisi ve Geleceğe Dair Güvensizlik
Özgür Özel, Lozan Antlaşması'na yönelik yapılan eleştirilere de değinerek, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucu partisinin 45 yıl boyunca Türkiye Cumhuriyeti'nin karşısında terör eylemleri yapmış bir örgütün bildirisine muhatap olmayacağını söyledi. Bu bildirinin muhataplarının Sayın Bahçeli ve Sayın Erdoğan olduğunu belirten Özel, Milli İstihbarat Teşkilatı'nın onayı olmaksızın böyle bir bildirinin açıklanamayacağını iddia etti.
- Lozan'a laf edilebiliyorsa bunu muhataplık içinde olanlar yanıtlayacak.
- Türkiye Cumhuriyeti ile soykırım yan yana getirilebiliyorsa bunu muhataplık içinde olanlar yanıtlayacak.
Özel, iktidarın dış politikası ve dış güvenliği konusunda da güvensizlik duyduğunu dile getirdi. Bugün barıştan yana bir söylem geliştirilse bile, yarın başka bir talimatla aynı şeylerin yaşanmayacağının garantisi olmadığını savundu. Bu durumun, geleceğe dair güvensiz ve riskli bir tablo ortaya koyduğunu ifade etti.
Özgür Özel'in açıklamaları, çözüm sürecinin şeffaf, katılımcı ve Meclis odaklı yürütülmesi gerektiğine vurgu yapıyor. CHP'nin bu konudaki kararlılığı ve ilkeli duruşu, sürecin sağlıklı bir zeminde ilerlemesi açısından önem taşıyor. Ancak, sürecin geleceği ve tarafların tutumu, Türkiye'nin siyasi ve toplumsal dengeleri üzerinde belirleyici bir rol oynayacak gibi görünüyor.