
Zengezur Barışı: Türkiye'nin Bölgedeki Gücü Artıyor Mu?
Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan'ın, ABD Başkanı Donald Trump'ın ev sahipliğinde Beyaz Saray'da gerçekleştirdiği tarihi buluşma, uluslararası arenada geniş yankı uyandırdı. Özellikle Zengezur Koridoru'na ilişkin yapılan anlaşma, bölgedeki güç dengelerini ve Türkiye'nin rolünü yeniden şekillendirecek potansiyele sahip.
Zengezur Koridoru: Barışa Giden Yol Mu?
ABD'nin önde gelen yayın organlarından Politico'da yer alan bir analiz, Zengezur Koridoru'nun anlaşmadaki en kritik ve başarılı madde olduğuna dikkat çekiyor. Analizde, bu koridor sayesinde Türkiye'nin Hazar Denizi ve ötesindeki Türk Cumhuriyetleri ile ticaret ve enerji hatlarını doğrudan bağlayabileceği vurgulanıyor. Bu durum, Türkiye'nin bölgedeki ekonomik ve stratejik etkisini önemli ölçüde artırabilir.
Zengezur Koridoru'nun açılmasıyla birlikte bölgede beklenen faydalar şu şekilde sıralanabilir:
- Ekonomik Entegrasyon: Bölge ülkeleri arasındaki ticaretin ve yatırımın artması.
- Enerji Güvenliği: Türkiye'nin enerji kaynaklarına erişiminin kolaylaşması.
- Ulaşım Kolaylığı: Orta Asya'ya kesintisiz bir ulaşım hattının oluşması.
- Bölgesel İstikrar: Ekonomik işbirliğinin artmasıyla gerginliklerin azalması.
Türkiye'nin Bölgedeki Rolü Ne Olacak?
Zengezur Koridoru'nun hayata geçmesi, Türkiye'nin bölgedeki etkisini sadece ekonomik değil, aynı zamanda politik ve kültürel olarak da artıracaktır. Türkiye, bu koridor sayesinde Orta Asya Türk Cumhuriyetleri ile daha yakın ilişkiler kurabilecek, bölgedeki istikrarın sağlanmasında daha aktif bir rol oynayabilecektir.
Türkiye'nin bölgedeki rolünün artması, bazı çevrelerde endişeye yol açsa da, genel olarak bölgesel işbirliği ve kalkınma açısından olumlu bir gelişme olarak değerlendiriliyor. Türkiye'nin tarafsız ve yapıcı tutumu, bölgedeki sorunların çözümüne katkı sağlayabilir ve uzun vadeli barışın tesis edilmesine yardımcı olabilir.
Zengezur Koridoru anlaşması, Güney Kafkasya'da uzun süredir devam eden gerginliklerin aşılması için önemli bir fırsat sunuyor. Bu anlaşmanın hayata geçirilmesiyle birlikte bölgede yeni bir dönem başlayabilir ve Türkiye, bu süreçte önemli bir rol üstlenebilir.













