DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, anayasa yapım sürecinin sağlıklı ilerlemesi için siyasi iklimin yumuşatılması ve yol temizliği yapılması gerektiğini vurguladı. Muhalefet belediyelerine yönelik operasyonlara dikkat çeken Hatimoğulları, bu tür uygulamaların anayasa sürecine zarar verebileceğini belirtti.

Yeni Anayasa Tartışmaları ve Beklentiler

Türkiye'nin demokratikleşme ve barış sürecinde önemli bir dönemeçte olduğunu belirten Hatimoğulları, iktidarın ve bazı muhalefet çevrelerinin bu süreci tam olarak kavrayamadığını ifade etti. Vatandaşların sürece dair güvensizlik duyduğunu dile getiren Hatimoğulları, yargı paketindeki belirsizliklere de değindi.

Hatimoğulları, "Biz barışı konuşurken, yasama faaliyetinin barışa hizmet etmesini beklerken, bugün görüşülmeye başlanacağını düşündüğümüz yargı paketinde, Covid maddesinin çıkacağına dair bilgiler paylaşıldığı halde, iktidar bu düzenlemeyi son anda geri çekti. Bu nedenle insanlarda süreç ile ilgili güvensizlik gittikçe artıyor" dedi.

• Hukuki Altyapı: Sürecin hukuki altyapısının kurulmamasının yarattığı güvensizlik ortamı.
• Mahpusların Durumu: On binlerce mahpusun bayramı evde geçirme hayalleri.
• Toplumsal Kaygı: Milyonların umudunun siyasi kaygılara kurban edilmemesi gerektiği.

Anayasa Mahkemesi'ne Çağrı

Anayasa Mahkemesi'nin önünde tarihi bir fırsat olduğunu belirten Hatimoğulları, kayyım yasasının derhal lağvedilebileceğini ve bu şekilde sürecin önünün açılabileceğini söyledi. Yargı Paketi'nin Genel Kurul görüşmeleri sırasında teklife Covid düzenlemesinin eklenebileceğini ve paketin kapsamının genişletilmesi gerektiğini vurguladı.

Hatimoğulları, "AYM'nin önünde tarihi bir fırsat duruyor. İdare Mahkemesi'nin anayasaya aykırılık maddesiyle AYM'ye gönderdiği kayyım yasası derhal lağvedilebilir. Bu sürecin önü bu şekilde açılabilir" ifadelerini kullandı.

Operasyonlar ve Demokrasi Vurgusu

Yeni anayasa tartışmalarının yeniden gündeme geldiğini hatırlatan Hatimoğulları, yapılacak çalışmaların herhangi bir tabuya kurban edilmemesi gerektiğini belirtti. Muhalefet belediyelerine yönelik operasyonların demokrasiye hizmet etmediğini, aksine toplumu kutuplaştırdığını savundu.

Hatimoğulları, "Anayasa için 'Yeni bir anayasa' diyorsak, anayasa gerçekten yeni olmalıdır. 'Vesayet rejiminden kurtulmuş, sivil bir anayasa' diyorsak, her türlü vesayet rejiminden kurtulmuş, gerçekten sivil bir anayasa olmalıdır. 'Demokratik' diyorsak eğer, o zaman demokratik bir anayasa olmalı" şeklinde konuştu.

Siyasi iklimin yumuşatılması ve yol temizliği yapılması gerektiğini vurgulayan Hatimoğulları, bu konuda ana sorumluluğun iktidarda olduğunu söyledi. Herkesi sürece katacak bir yaklaşıma ihtiyaç olduğunu belirten Hatimoğulları, Bahçeli'nin "Yeni bir kimlik ve kardeşlik asrı" vurgusunun önemli olduğunu ifade etti.

Tülay Hatimoğulları'nın açıklamaları, yeni anayasa sürecinin sağlıklı bir zeminde ilerlemesi için önemli bir çağrı niteliği taşıyor. Siyasi iklimin yumuşatılması, muhalefete yönelik operasyonların durdurulması ve toplumsal mutabakatın sağlanması, anayasa yapım sürecinin başarısı için kritik öneme sahip. Bu çağrıların ne kadar karşılık bulacağı ve sürecin nasıl şekilleneceği ise önümüzdeki günlerde netlik kazanacak.