Tekirdağ'ın Çorlu ilçesinde yaşanan akıl almaz olayda, Tolgahan T. isimli bir baba, tartıştığı eşi evden ayrıldıktan sonra 4 aylık bebeğini pencereden atmaya kalkıştı. Olay, polisin uzun uğraşları sonucu faciayla sonuçlanmadan engellendi. Peki, bu dehşet verici olayın perde arkasında neler yaşandı? İşte tüm detaylar...

Kavga Sonrası Dehşet Anları

Çorlu'da bir fabrikada işçi olarak çalışan Tolgahan T., Havuzlar Mahallesi'ndeki evinde eşi Şirin T. ile tartıştı. Tartışmanın büyümesi üzerine Şirin T., 4 aylık bebekleri K.A.T.'yi evde bırakarak annesinin yanına gitti. Bu duruma öfkelenen Tolgahan T., bebeği kucağına alarak 3 katlı binanın 3. katındaki evinin penceresinden aşağı atmaya kalkıştı. Çevredekilerin durumu fark etmesi üzerine olay yerine polis, sağlık ve itfaiye ekipleri sevk edildi.

Polis ekipleri, bebeği kucağında tutan Tolgahan T.'yi ikna etmek için uzun süre çaba sarf etti. Yaklaşık 1 saat süren ikna çalışmaları sonuçsuz kalınca, polis operasyon düzenleme kararı aldı. Bu sırada itfaiye ekipleri de olası bir düşme durumuna karşı yere şişme yatak yerleştirdi. Mahalle sakinleri ise endişeli gözlerle babayı ikna etme çalışmalarını izledi.

Polis Operasyonuyla Bebek Kurtarıldı

Polis ekipleri, kapıdan eve girmeye çalışırken Tolgahan T.'nin kapının arkasını koltuklarla kapatması nedeniyle zor anlar yaşadı. İtfaiye merdiveniyle pencereye yaklaşan polis, Tolgahan T.'yi ikna etmeye devam etti. Bir süre sonra hem kapıdan hem de pencereden eve girmeyi başaran ekipler, Tolgahan T.'yi etkisiz hale getirerek bebeği kurtardı. Sağlık ekipleri tarafından kontrol edilen bebeğin durumunun iyi olduğu belirlendi ve annesi Şirin T.'ye teslim edildi. Bebeğine kavuşan anne, gözyaşlarına hakim olamadı.

Ters kelepçe takılarak gözaltına alınan Tolgahan T., polis merkezine götürüldü. Olayla ilgili soruşturma başlatıldı.

Aile İçi Şiddet ve Toplumsal Etkileri

Bu üzücü olay, aile içi şiddetin ve öfke kontrolünün ne denli önemli bir sorun olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Uzmanlar, bu tür olayların önlenmesi için aile içi iletişiminin güçlendirilmesi, öfke yönetimi konusunda eğitimler verilmesi ve psikolojik destek mekanizmalarının yaygınlaştırılması gerektiğini vurguluyor. Ayrıca, toplumun bu tür olaylara karşı duyarlı olması ve şiddet mağdurlarına destek vermesi büyük önem taşıyor.

Bu olay, aile içi şiddetin ve çocuk istismarının toplumumuzda ne kadar ciddi bir sorun olduğunu bir kez daha acı bir şekilde gösterdi. Umuyoruz ki bu tür olaylar bir daha yaşanmaz ve yetkililer, bu tür vakaların önüne geçmek için gerekli önlemleri alırlar. Unutmayalım ki her çocuk, güvenli ve sevgi dolu bir ortamda büyümeyi hak eder.