Milli okçu Öznur Cüre Girdi, hem olimpik hem de paralimpik branşta yarışma hakkı kazanarak tarihe geçti. Başarılı sporcu, okçuluğun hayatla benzerliğini vurgulayarak, "Tek bir okta, bir rüzgarda hayatınız değişebiliyor" dedi. İşte Öznur Cüre'nin ilham veren hikayesi ve hedefleri.

Öznur Cüre'nin Sporla Tanışması ve Zorlu Dönem

Sporla tanışmasının çok erken yaşlara dayandığını belirten Öznur Cüre Girdi, 13 yaşında tekvandoya başladığını ve uzun süre bu sporla profesyonel olarak ilgilendiğini söyledi. Ancak 17 yaşında geçirdiği trafik kazası sonucu belinden aşağısı felç kaldı. Kazada annesinin de boynundan aşağısı felç kalan Öznur, bu zorlu süreçte iki engelli birey olarak yaşamlarını sürdürmeye çalıştıklarını belirtti.

Tedavi sürecinde sporun aklından hiç çıkmadığını ifade eden Öznur Cüre, Bolu'da tedavi gördüğü dönemde oturarak voleybol ile tanıştığını ve 8 ay boyunca hastaneden çıkıp spor salonuna giderek antrenmanlarına devam ettiğini anlattı. İstanbul'a geldiğinde oturarak voleybol branşını bulamayınca araştırmalarına devam ettiğini ve Okçuluk Vakfı ile tanışarak 2018'de okçuluğa başladığını söyledi. Böylece paralimpik hikayesinin başladığını ifade etti.

Okçuluk: Hayat Gibi, Sonu Belli Olmaz

Okçuluğa karşı dışarıdan bakış açısını kırmaya çalıştığını vurgulayan milli sporcu, okçuluğun izlemesi çok keyifli, elit ve heyecan verici bir spor olduğunu düşünüyor. "Sonu hiç belli değil. Tek bir okta, bir rüzgarda hayatınız değişebiliyor. Bu yüzden hep derim, hayat gibidir okçuluk. Ne zaman ne olacağı belli olmaz" dedi. Öznur Cüre, okçuluğu anlattıkça insanların ilgi duymaya başladığını ve hatta tutkuya dönüştüğünü belirtti. Deneyen herkesin çok etkilendiğini ve tekrar tekrar atmak istediğini, adeta bir terapi gibi geldiğini söyledi.

Hedef: İki Dalda da Madalya

Geçmişte paralimpik spora verilen desteğin sınırlı kaldığını dile getiren Öznur Cüre, son yıllardaki gelişmeleri ise olumlu karşıladığını belirtti. 2020 Tokyo Paralimpik Oyunları'ndan sonra bu alanda bir ateş yandığını, Paris 2024'te ise bu sayının aşıldığını ve rekor madalya ile dönüldüğünü ifade etti. Desteğin çok arttığını, Milli Paralimpik Komitesi'nin çok çalıştığını ve sponsor sayısının arttığını söyledi. Öznur Cüre, olimpik ya da paralimpik fark etmeden ülkemizi en iyi şekilde temsil etmeye çalıştıklarını vurguladı.

Sözlerini tarih yazdığı başarıya getirerek tamamlayan Öznur Cüre Girdi, her zaman hayali olan olimpik sporcularla yarışmak olduğunu ve uzun çalışmaların ardından makaralı yayda olimpik spora seçildiğini belirtti. Bunun Türk tarihinde bir ilk olduğunu ve hem olimpik hem paralimpik sporcu olarak iki dalda da ödül almadan dönmek istemediğini söyledi. Türk Okçuluk Vakfı'na da bu hayali kendisine sundukları için teşekkür etti.

Öznur Cüre Girdi'nin azmi, kararlılığı ve spora olan tutkusu, tüm sporculara ve engelli bireylere ilham kaynağı oluyor. Onun başarıları, engellerin aşılabileceğini ve hayallerin peşinden koşmanın önemini bir kez daha gösteriyor.