Sivas'ın Kangal ilçesinde yaşanan vahşet, hayvanseverleri ayağa kaldırdı. 80 yaşındaki S.C. tarafından başına çuval geçirilerek dakikalarca sopayla dövülen eşek, tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Hayvan Hakları Federasyonu (HAYTAP) olaya sert tepki göstererek, sorumlunun en ağır şekilde cezalandırılmasını istedi.

Vicdansızlık Kadife'nin Ölümüne Neden Oldu

Olay, Kangal ilçesine bağlı Alacahan köyünde meydana geldi. S.C., henüz bilinmeyen bir nedenle başına çuval geçirdiği eşeğe acımasızca saldırdı. Elindeki sopayla defalarca vurduğu hayvan, bir süre sonra yere yığıldı. Çevredeki bir vatandaşın cep telefonuyla kaydettiği görüntüler, sosyal medyada büyük infial yarattı. Jandarma ekipleri tarafından gözaltına alınan S.C., ifadesinin ardından serbest bırakıldı. Ancak şiddete maruz kalan eşek, yapılan tüm müdahalelere rağmen hayatını kaybetti. Hayvanseverler, bu vahşete neden olan S.C.'nin serbest bırakılmasına büyük tepki gösterdi.

HAYTAP Sivas Temsilcisi Özge Nihan Çubukçu, yaşananları "kabus" olarak nitelendirdi. Çubukçu, "Her gün zaten farklı bir kabusa uyanıyorum. Ancak bunu gördüğümde hemen harekete geçtim ve bu hayvanı emekli hayvanlar çiftliğimize almak istedim. Fakat Kangal Tarım İlçe Müdürlüğü'ne ve köyün muhtarına ulaştığımda, hayvanın artık orada olmadığını, dövülerek öldürüldüğünü söylediler. Buna inanmakta zorlandım fakat gerçeği kabul etmek zorunda kaldık" dedi.

• Hayvanseverler olayın peşini bırakmayacaklarını belirtiyor.
• Sorumluların en ağır şekilde cezalandırılması için yasal yollara başvurulacak.
• Hayvanlara yönelik şiddetin son bulması için farkındalık çalışmaları yapılacak.

Hayvanseverler Adalet İstiyor

Çubukçu, ölen eşeğe "Kadife" adını verdiklerini belirterek, "Belki bir eşekti ama ben ona bir isim verdim; en azından bir adı olsun, bu dünyadan geçtiği bilinsin istedim. Adını "Kadife" koydum. Bu dünyadan bir Kadife geçti" şeklinde konuştu. Toplumu korumanın en küçük halkayı korumaktan geçtiğini vurgulayan Çubukçu, "Onlara gereken özeni göstermezsek, bu durum toplumun kalitesini doğrudan yansıtır. Her geçen gün şiddete daha meyilli bir toplum haline geliyoruz ve daha kötü olaylarla karşı karşıya kalıyoruz. Kadife'yi koruyamıyorsak, sokakta yürüyen bir kadını ya da bir çocuğu da koruyamayız. En zayıf halkaya ihtimam göstermeliyiz ki adalet tüm canlılar için yerini bulsun" ifadelerini kullandı.

İstanbul Başakşehir'de yaşanan "Eros" isimli kedinin öldürülmesi olayını hatırlatan Çubukçu, "Ne yazık ki Eros'u öldüren kişi de hak ettiği cezayı almadı. Bu, bizim vicdanımızın sesiyle söylüyorum kabul edilemez. O ceza almadığı için bu şiddet sarmalı sürüyor ve sonunda Kadife'yi buldu. Kadife'nin ölümü, Eros'un ölümünden bile daha korkunç. Bir adam, eşek kadar büyük bir canlıyı uzun süren bir işkenceyle döverek öldürebiliyorsa ve bu sırada kimse müdahale etmiyorsa, bu toplumun vicdanını, insanlığını ve onurunu yitirmekte olduğunu gösterir" dedi.

Hayvanseverler, Kadife'nin ölümünün sembolik bir anlam taşıdığını ve hayvanlara yönelik şiddetin artık görmezden gelinmemesi gerektiğini vurguluyor. Yasal mercilere başvuran Çubukçu, "Lütfen hayvan deyip geçmeyelim. Amacımız en zayıf halkayı yani doğayı ve hayvanları koruyarak, toplumun adalet mekanizmasını güçlendirmektir. Bu kesinlikle marjinal bir tavır değil. Aksine hep birlikte daha adil ve vicdanlı bir toplum için gerekli bir duruştur. Bu kez adalet yerini bulsun" diye konuştu.

Şiddet Sarmalı Kırılabilecek mi?

Kadife'nin acı ölümü, hayvanlara yönelik şiddetin ne kadar vahim boyutlara ulaştığını bir kez daha gözler önüne serdi. Hayvanseverler, yetkililerden bu tür olayların önüne geçilmesi için daha caydırıcı cezalar verilmesini talep ediyor. Ayrıca, toplumda hayvan sevgisi ve bilincinin artırılması için eğitim çalışmalarının yapılması gerektiği vurgulanıyor. Kadife'nin ölümü, hayvan hakları savunucuları için bir dönüm noktası olabilir. Bu olay, hayvanlara yönelik şiddete karşı daha güçlü bir şekilde mücadele etme ve farkındalık yaratma konusunda önemli bir motivasyon kaynağı olabilir.