Gazze İçin Barış Gücü Çağrısı: Türkiye Harekete Geçmeli!
Karadeniz Güncel

Gazze İçin Barış Gücü Çağrısı: Türkiye Harekete Geçmeli!


31 October 20255 dk okuma6 görüntülenmeSon güncelleme: 31 October 2025

Gazze'de yaşanan son olaylar, uluslararası kamuoyunda büyük bir endişeye neden olurken, bölgeye acil bir barış gücü gönderilmesi çağrıları giderek artıyor. 7 Ekim'deki Aksa Tufanı'ndan bu yana Filistin halkının verdiği mücadele, tüm dünyanın takdirini kazanmış durumda. Ancak, gelinen noktada, ateşkesin ihlal edilmesi ve sivillere yönelik saldırıların artması, uluslararası toplumun daha aktif bir rol üstlenmesini zorunlu kılıyor.

Uluslararası Toplumun Sorumluluğu

Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği, Arap Birliği, İslam İşbirliği Teşkilatı, NATO ve Şanghay Birliği gibi uluslararası kuruluşların sessizliği, Gazze'deki insani krizi daha da derinleştiriyor. Siyonist İsrail'in saldırıları karşısında caydırıcı bir adım atılamaması, uluslararası sistemin etkinliği konusundaki soru işaretlerini artırıyor. Bu nedenle, uluslararası toplumun, Gazze'de yaşananlara karşı daha kararlı ve somut adımlar atması gerekiyor.

Türkiye'nin garantör ülke olarak üstlendiği sorumluluk, bu süreçte büyük önem taşıyor. Ateşkesin sağlanması ve uygulanması için Türkiye'nin aktif bir rol oynaması bekleniyor. Ancak, sadece sözlü açıklamalarla yetinilmemeli, sahada somut adımlar atılmalıdır. Bu bağlamda, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin (TBMM) olağanüstü toplanarak, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK) Gazze'ye barış gücü olarak gönderilmesi konusunu görüşmesi ve karar alması büyük önem taşıyor.

Türkiye'nin Rolü ve Beklentiler

Türkiye'nin bölgedeki askeri varlığı, bazı çevreler tarafından istenmese de, Gazze'deki durumun düzeltilmesi için hayati bir öneme sahip. Cumhurbaşkanı R. Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde, Türkiye'nin bu süreçte aktif bir rol üstlenmesi, hem bölge halkının umutlarını yeşertecek hem de uluslararası arenada Türkiye'nin itibarını artıracaktır. Askeri heyetimizin Mısır'a gitmesi, bu yöndeki çabaların bir göstergesi olarak değerlendirilebilir.

Siyonist İsrail'in ve bazı Arap ülkelerinin Türkiye'nin Gazze'de aktif rol oynamasını istememesi, Türkiye'nin doğru yolda olduğunun bir işaretidir. Türkiye, mazlumların hamisi ve sığınağı olma vasfını koruyarak, Gazze'ye yönelik tuzakları bozmalı ve bölgede kalıcı bir barışın tesis edilmesine öncülük etmelidir.

Sonuç

Gazze'deki durum, uluslararası toplumun ve özellikle Türkiye'nin acil müdahalesini gerektiriyor. TBMM'nin olağanüstü toplanarak barış gücü gönderme kararını alması, Türkiye'nin bölgedeki etkinliğini artıracak ve Gazze halkına umut olacaktır. Türkiye, tarih boyunca olduğu gibi, bugün de mazlumların yanında yer alarak, bölgede barışın ve adaletin sağlanmasına katkıda bulunmalıdır. Unutulmamalıdır ki, "Mazlumların sığınağı" olmak, Türkiye'nin tarihi ve kültürel mirasının bir parçasıdır.