Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi'nde (RTEÜ) 2025 yılı sendikal yetki belirleme süreci tamamlandı ve Eğitim-Bir-Sen büyük bir zafer elde etti. Toplam 1.204 kamu görevlisinin görev yaptığı üniversitede, sendikalı olan 882 personelin 627'si Eğitim-Bir-Sen'i tercih etti. Bu sonuçla Eğitim-Bir-Sen, üniversitede %71'e yakın bir oranla açık ara yetkili sendika oldu. Bu başarıda Eğitim-Bir-Sen Rize 2 nolu Şube Başkanı Mustafa Türüt'ün liderliği etkili oldu.

Eğitim-Bir-Sen'in RTEÜ'deki Yüksek Oy Oranının Sırrı Ne?

Eğitim-Bir-Sen'in Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi'nde elde ettiği bu büyük başarı, sendikanın yıllardır sürdürdüğü istikrarlı çalışmaların ve üyeleriyle kurduğu güçlü bağın bir sonucu olarak değerlendiriliyor. Sendikanın, eğitim çalışanlarının haklarını savunma konusundaki kararlılığı ve çözüm odaklı yaklaşımı, üyelerin güvenini kazanmasında önemli rol oynadı. Ayrıca, Eğitim-Bir-Sen'in sadece kendi üyelerinin değil, tüm eğitim camiasının sorunlarına duyarlı olması ve çözüm önerileri sunması da takdirle karşılanıyor.

Eğitim-Bir-Sen'in RTEÜ'deki başarısının ardında yatan diğer faktörler şunlardır:

• Üyelerle düzenli iletişim ve istişare
• Eğitim çalışanlarının sorunlarına hızlı ve etkili çözümler üretme
• Sendikal faaliyetlerde şeffaflık ve hesap verebilirlik
• Eğitim camiasının çıkarlarını her platformda savunma

Mustafa Türüt'ten Zafer Açıklaması

Eğitim-Bir-Sen Rize 2 Nolu Şube Başkanı Mustafa Türüt, elde edilen bu tarihi başarıyı değerlendirirken, üyelerine teşekkürlerini iletti ve şu açıklamalarda bulundu: "Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi’nde elde ettiğimiz bu yetki, üyelerimizin bize olan güveninin ve sendikal mücadelemize duydukları inancın açık bir göstergesidir. Biz bu yetkiyi bir ayrıcalık değil, bir sorumluluk olarak görüyoruz. Eğitim çalışanlarımızın haklarını korumak, yeni kazanımlar elde etmek ve her alanda adaletin sesi olmak için var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz."

Bu Sonuç Ne Anlama Geliyor?

Eğitim-Bir-Sen'in Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi'nde elde ettiği bu büyük başarı, sendikanın bölgedeki gücünü ve etkisini bir kez daha kanıtladı. Bu sonuç, Eğitim-Bir-Sen'in eğitim çalışanlarının haklarını savunma ve onların sesi olma konusundaki kararlılığının bir göstergesi olarak değerlendirilebilir. Ayrıca, bu başarı, diğer sendikalara da örnek teşkil ederek, sendikal rekabetin daha kaliteli ve üyelerin çıkarlarını ön planda tutan bir zeminde yürütülmesine katkı sağlayabilir.

Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi'nde Eğitim-Bir-Sen'in elde ettiği bu zafer, sendikal örgütlenmenin ve eğitim çalışanlarının haklarını savunmanın önemini bir kez daha vurguluyor. Eğitim-Bir-Sen'in önümüzdeki dönemde de aynı kararlılıkla çalışmalarına devam ederek, eğitim camiasına daha fazla katkı sağlaması bekleniyor.