Trabzon'da, Şaban Okur isimli bir vatandaşın yıllar önce kaybettiği kızının anısını yaşattığı "Elif'in Yeri" adlı işletme, beklenmedik bir misafire ev sahipliği yapıyor. Üç ay önce bulunan yavru karaca "Pınar", işletmenin maskotu haline geldi. Pınar'ın hikayesi, hayvan sevgisi ve duygusal bağlarıyla dikkat çekiyor.

Elif'in Anısı ve Pınar'ın Gelişi

Şaban Okur'un hayatı, 2008 yılında 9 yaşındaki kızı Elif'e leğen kemiği tümörü teşhisi konulmasıyla değişti. Ailesi, Elif'in tedavisi için İstanbul'a taşındı. Türkiye'nin her yerinden destek gelmesine rağmen, Elif 2010 yılında hayatını kaybetti. Kızının kaybıyla yıkılan Şaban Okur, Trabzon'a dönerek "Elif'in Yeri" adını verdiği bir işletme açtı. Bir gün bahçesinde ağlama sesi duyan Okur, annesi tarafından terk edilmiş yavru bir karaca buldu ve ona "Pınar" adını verdi.

Pınar'ın Yasal Süreci ve İşletmeyle Bütünleşmesi

Şaban Okur, karacayı sahiplendikten sonra yasal süreci başlattı. Trabzon Orman Bölge Müdürlüğü ile iletişime geçerek Pınar için resmi olarak "bakıcı annelik" belgesi aldı. Bu sayede Pınar'ın işletmede kalması yasalarla güvence altına alındı. Pınar, kısa sürede işletmenin bir parçası haline geldi. Müşterilerin masalarını gezip ikramlardan tadıyor, özellikle fındığı çok seviyor. Müşteriler, Pınar ile karşılaştıklarında şaşkınlıklarını gizleyemiyor.

"O Bize Bir Arkadaş Oldu"

Şaban Okur, Pınar ile kurduğu bağı şu sözlerle anlatıyor: "Bir gün bahçede karaca yavrusunun ağladığını fark ettik. Yanına gidip aldık ve 3 aydır bizimle duruyor. Bizimle yatıp kalkıyor. Artık evcilleşti. İşletmemizin de maskotu oldu. Misafirlerimizin de ilgisini çekti. 3 aydır sütle besliyoruz. Artık kendi ihtiyacını görebiliyor. Bahçeye gidip otluyor. Ayrıca fındığı da çok seviyor. İşletmeden dışarı çıkmıyor. Huylandığı zaman yerine gidiyor ve oradan çıkmıyor. Bana çok alıştı. Ben olmadığım zaman ağlıyormuş. İsmini Pınar koyduk. Öylesine koyduğumuz bir isimdi. O bize bir arkadaş oldu, biz de ona arkadaş olduk. Böyle bir birlikteliğimiz oluştu."

Müşterilerin Şaşkınlığı ve Sevgisi

İşletmeye gelen müşterilerden Erdem Yazıcı, "Bu işletmeye zaman zaman gelip yemek yiyoruz. İlk kez burada karaca gördüm. Buranın maskotu oldu. İnsandan kaçmıyor" derken, Emin Ocak ise şunları söylüyor: "Karacamız çok güzel. Şaban Bey'in burada daha önce çok güzel kedileri vardı. Burada sürekli hayvan popülasyonu ile karşılaşıyoruz. Bu akşamki sürprizimiz güzel bir karaca oldu. Geldiğimizden beri onu izliyoruz. İnsanlara çok yakın. Fındık toplarken biz de bahçemizde görüyorduk ama ilk kez bir işletmede karaca ile karşılaşıyoruz."

Trabzon'da "Elif'in Yeri"nde yaşanan bu sıcak hikaye, hayvan sevgisinin ve bir canlının hayata tutunma çabasının güzel bir örneği. Pınar, sadece bir maskot değil, aynı zamanda Şaban Okur'un hayatına yeniden anlam katan bir dost oldu. Bu sevgi dolu birliktelik, umarız uzun yıllar boyunca devam eder ve çevreye ilham verir.